Türkiye Sendikalar Konfederasyonu’nun (Türk-İş) aylık raporuna göre Türkiye’de açlık eşiği ekim ayında 20 bin 432 lira (596 dolar) oldu. Bu değer, başkent Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenmesi için gıdaya harcaması gereken minimum para miktarını gösteriyor.
Ankete göre Ankara’da yaşayan 4 kişilik ailenin gıda harcamalarında aylık yüzde 3,03 oranında artış görüldü. 12 aylık artış yüzde 49,31 olurken, yıllık ortalama artış ise yüzde 68,1 oldu.
Tek bir işçinin aylık yaşam maliyeti de 26 bin 527 liraya (774 dolar) yükselerek 17 bin 200 liralık (492 dolar) asgari ücretin çok üzerinde gerçekleşti.
Gıda, giyim, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar dahil temel harcamaların aylık toplam maliyeti 66 bin 553 lira (1.943 dolar) olarak ölçüldü. Açlık sınırına gıda masraflarının yanı sıra ulaşım ve giyim gibi temel harcamaların da eklenmesi yoksulluk sınırını belirliyor.
Türkiye’nin resmi istatistik kurumu TÜİK, Eylül ayında aylık enflasyonun yüzde 2,97 olduğunu, yıllık enflasyonun ise yüzde 49,38’e düştüğünü açıkladı. Ancak bağımsız araştırma grubu ENAG, 12 ayda yüzde 88,63 artışla aylık enflasyonun yüzde 5,34 daha yüksek olduğunu hesapladı.
Türkiye Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, ABD’de Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantılarında yatırımcılarla yaptığı toplantıda, asgari ücretteki yüzde 25’lik artışın “enflasyon hedefleri” ile uyumlu olacağını söyledi.
Yurt içi ve yurt dışındaki üniversitelerde çalışan 126 ekonomistin 27 Ekim’de imzaladığı ortak açıklamada, hükümetin “beklenen enflasyon oranına” göre asgari ücrette yapmayı planladığı artışın işçilerin hayatları üzerindeki olumsuz etkileri vurgulandı.
