Bu, Erdoğan’ın BRICS’in yüksek profilli toplantısına katıldıktan sonra haftalar içinde Orta Asya’ya yaptığı ikinci ziyaret. Onlarca yıldır Batı’da talihini arayan Türkiye, Asya’yla bağlarını genişletmenin peşinde. Erdoğan, Avrupa ve ABD ile olan siyasi ve diplomatik sorunlardan, yani İsrail’e olan sadık desteklerinden sık sık şikayet etse de, Ankara’nın BRICS’e katılmayı arzularken Batı’ya sırtını dönmediği konusunda ısrar ediyor.
OTS toplantısı ekonomik entegrasyon, sürdürülebilir kalkınma, dijital gelecek ve güvenliğe odaklanacak. Katılımcı ülkelerin çeşitli işbirliği anlaşmaları imzalaması ve kurumun çok taraflı projelerini onaylaması bekleniyor. Organizasyon Ekim ayında 15. yıl dönümünü kutladı. Türk dili konuşan ülkeleri bir araya getiren Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye tarafından oluşturulmuştur. Aynı zamanda, toplam 4,25 milyon kilometrekarelik alanı (1,6 milyon mil karenin üzerinde) kapsayan üye ülkeleri ve yaklaşık 160 milyonluk nüfusuyla Türk dünyasının jeopolitik konumunu güçlendirmeye de hizmet ediyor ve son 15 yılda önemli bir bölgesel tanınırlık kazanıyor. .
Erdoğan, 6-7 Kasım’da yapılacak Avrupa Ekonomik Topluluğu toplantısı için Kırgızistan’dan Macaristan’a gidecek. Halen Avrupa Birliği Konseyi başkanlığını yürüten Macaristan, Erdoğan’ın yakın dostu Başbakan Viktor Orban döneminde Türkiye ile ilişkilerini önemli ölçüde geliştirdi.
Cumhurbaşkanı daha sonra 11 Kasım ve 12 Kasım’daki COP29 zirvesi için Azerbaycan’a gidecek. 29. yıllık BM İklim Değişikliği Konferansı olan COP29, iklim değişikliğiyle mücadeledeki ilerlemeyi değerlendirmek ve iklim değişikliğiyle mücadelede kaydedilen ilerlemeyi değerlendirmek üzere dünya liderlerini, müzakerecileri ve çevre uzmanlarını bir araya getirecek. Paris Anlaşması’nın küresel ısınmayı 1,5 santigrat derece (2,7 Fahrenheit derece) ile sınırlama hedefi.
Tartışmalar, sera gazı emisyonlarını azaltmak, iklim adaptasyonunu teşvik etmek ve eşitlik, cinsiyet katılımı ve savunmasız uluslara destek vurgusu ile düşük karbonlu ekonomilere adil bir geçiş sağlamak için ülkelerin ulusal olarak belirlenmiş katkılarını (NDC’ler) artırmaya odaklanacak.
