1. Haberler
  2. Yerel
  3. Türk yetkilileri kentsel fikir birliği soruşturmasında ‘terör’ bağlantılarını suçladı

Türk yetkilileri kentsel fikir birliği soruşturmasında ‘terör’ bağlantılarını suçladı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala



Gazete Duvar / Furkan Karabay

7 Mart’ta bir Türk savcısı, “kentsel konsepsiyon” soruşturmasının bir parçası olarak bir operasyonda tutuklanan Ana Karşıcılık Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) Kartal Belediye Başkanı Cemalettin Yücel ve Ataşehir Başkan Yardımcısı Livan Gun da dahil olmak suretiyle on kişiye karşı iddianame hazırladı.

Savcılar, “silahlı bir terör örgütüne üyelik” suçlamasıyla ilgili on şüpheli için 7,5 ila 15 yıl hapis cezası alıyorlar.

İddianame, Demokratik Cemiyet Kongresi (DTK) ve Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) Kürdistan İşçi Partisi (PKK) lideri Abdullah Öcalan’ın talimatları altında kurulduğuna dair iddialarla başladı.

HDK’nın DTK’nın devamı olduğu ve terör örgütünün yapısının bir parçası olduğu iddia edildi.

İddianame, 2024 mahalli seçimlerinde muhalefetin stratejilerinden önde gelen “kentsel düşünce birliği” nin PKK/KCK’nın örgütsel bir etkinlik bulunduğunu iddia etti. Bununla beraber, kentsel düşünce birliği olduğu iddiasını desteklemek için somut bir kanıt sunulmamıştır.

İddianamede kentsel düşünce birliğinin terörist bir etkinlik bulunduğunu gösteren bir örnek, Essenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasıydı. Savcılık, duruşması hemen hemen yapılmamış olmasına karşın, Ahmet Özer’in kuruluşun talimatları altında belediye başkanı seçildiğini iddia etti.

Bir terör örgütüne üyelik suçlamasıyla Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Yücel için ceza aramanın temeli, 2015-2025 yılları aralığında sabıka kaydı olan 313 kişiyle iletişimiydi.

Yücel’in davada tutuklanan dört şahıs ile iletişimi ve “HDP 1. Bölge İlçeleri” adlı bir WhatsApp grubuna iştirakı da kuruluşa üyelik kanıtı olarak açıklandı.

Yuksel’in evinde, “Asla kuşku yok. 6-8 Ekim olaylarının niçin olduğu derin yaraları iyileştirmenin yolu, bu vakalarla ilgili gerçeği ortaya çıkarmaktır” diyen bir not da örgütsel üyeliğin kanıtı olarak yorumlandı.

Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Gür benzer şekilde sabıka kaydı olan bireylerle iletişimine dayanarak suçlandı.

Son on yıl içinde hapishanede bulunan bir kişiyle ve “Üsküdar Press” adlı bir WhatsApp grubuna iştirakı bir terör örgütüne üyelik kanıtı olarak sunuldu.

Sanlaktepe Belediye Konseyi üyesi Elif Gül’in “Kurultay Grubu” adlı bir WhatsApp grubundaki varlığı ve aranan bireylerle iletişimi, organizasyonun bir üyesi olduğu sonucuna varmak için nedenler olarak açıklandı.

Fatih Belediye Konseyi Üyesi Güzin Alpaslan için sunulan kanıtlar, “8 Mart Protestolar: Bayanlar adam devlet şiddetine boyun eğmeyecek” başlıklı bir haber makalesine dahil edilmesiydi.

Tuzla Belediye Konseyi Üyesi Hasan Özdemir’in “Tuzla Dem Partisi Bölge Yönetim Grubu” adlı bir WhatsApp grubuna iştirakı da bir terör örgütüne üyelik kanıtı olarak kabul edildi.

Beyoğlu Belediye Konseyi Üyesi Turabi Şen için, sunulan kanıtlar son on yılda hapishanede bulunan yada istenen kişilerle iletişimiydi.

Şişli Belediye Konseyi Üyesi Sinan Gökçe’nin aranan bireylerle iletişimi ve eski HDP eş başkanı Mithat Sancar’ın bir konuşma gerçekleştirdiği yasal bir kongreye iştirakı, örgütsel üyeliğin kanıtı olarak açıklandı.

Adalar Belediye Konseyi Üyesi Nesimi AY’nin “Demokratik Modernite” dergisini hazırlayanlarla ilişkisi ve Beyoğlu Belediye Danışmanı İkbal Polat ve Wanted fertleri arasındaki yazışma kayıtları, bir terör örgütüne üyelik için ceza almak için nedenler olarak sunuldu.

Bir İzmir mahkemesinin HDK’nın yasadışı bir teşkilat olmadığına karar vermesine ve temyiz mahkemesi tarafınca bu kararın onaylanmasına karşın, İstanbul Kamu Savcısı, HDK’nın DTK’nın devamı ve bir terör örgütü olduğuna dair çeşitli soruşturmalarda karar vermiştir.

Ayrıca, iddianamede atıfta bulunulan Times’da DTK, Türk Parlamentosu tarafınca tanınan bir kuruluştu.

Parlamentonun o zamanki hecesi Cemil Çirek, DTK’yı 2012 senesinde TBMM Anayasal Uzlaşma Komisyonu’na çağrı etti. 19 Ocak 2012 tarihindeki bir mektupta Çürek, Parlamentonun DTK’nın yeni anayasaya ilişkin görüş ve taleplerini talep edeceğini belirtti.

Parlamentonun talebinin peşinden DTK, yeni Anayasa ile ilgili tekliflerini ve taleplerini hazırladı. DTK, cinsiyetle ilişkili bir anayasa çağrısında bulunmuş oldu, etnik kimlikler içinde ayrımcılık yapmıyor ve fikir, ifade ve örgütlenme özgürlüğüne engelleri ortadan kaldırıyor.

(Ayşenaz Toptaş tarafınca İngilizce versiyonu)

Türk yetkilileri kentsel fikir birliği soruşturmasında ‘terör’ bağlantılarını suçladı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com