İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 2 Temmuz’da, 1 Temmuz ayı sonlarında Suriyeli mültecilere yönelik ırkçı saldırılarla ilgili olarak ülke çapında 474 kişinin gözaltına alındığını açıklamıştı.
Kayseri’de meydana gelen çirkin olay sonrasında genel olarak bazı şehirlerde dün gece Suriyelilere yönelik provokatif eylemler gerçekleştirildi.
Yasa dışı yollara başvurularak değiştirilen provokatif eylemler sonrasında 4️⃣7️⃣4️⃣ kişiler toplandı. Gözaltına…
— Ali Yerlikaya (@AliYerlikaya) 2 Temmuz 2024
Bakan, saldırıları “yasadışı yollardan gerçekleştirilen provokatif eylemler” olarak değerlendirdi ve gözaltına alınanlardan 285’inin daha önce sabıka kaydının bulunduğunu belirtti.
Bakana göre, tutukluların, ülkede göçmenlere karşı seferber oldukları ve saldırılar sırasında göçmen karşıtı ve ırkçı sloganlar attıkları bildirilmesine rağmen, göçmen kaçakçılığı da dahil olmak üzere suçlardan sabıka kaydı bulunuyor.
Önceki diğer sabıka kayıtları arasında yaralanma, uyuşturucu, yağma, hırsızlık, mülke zarar verme, cinsel taciz, dolandırıcılık, sahte para, tehdit, hakaret ve özgürlükten yoksun bırakma yer alıyordu.
Saldırılar ağırlıklı olarak Kayseri, Hatay,Adana,Kayseri, Şanlıurfa,Bursa veGaziantep illerinde devam etti.
Ne oldu?
Kayseri’de 30 Haziran’da bir çocuğun Suriyeli bir erkek tarafından taciz edildiği haberinin ardından başlayan saldırılarda Suriyelilere ait çok sayıda iş yeri ve araç tahrip edildi.
Bu saldırılar 1 Temmuz boyunca Suriyeli mültecilerin yaşadığı birçok ilde devam etti.
Örneğin, Gaziantep’te Türk bayraklı bir grup tekbir çağırarak Suriyelilerin araçlarına zarar verdi, yolda yürüyen Suriyeli bir genç bıçaklandı.
Suriyeli İnsan Hakları Aktivisti Taha Elgazi, Kayseri’de yaşayan Suriyelilerle röportaj yaparak gözlemlerini Gazete Duvar’dan Ferhat Yaşar’la paylaştı.
Suriyeli mültecilerin yaşadığı mahalleye giden Elgazi, dükkanların çoğunun yakıldığını, arabaların da parçalandığını bildirdi. Büyük bir yağma olayının yaşandığını belirten aktivist, mağazalardaki malzemelerin sokaklara döküldüğünü kaydetti.
“Mesele sadece işyerlerinin yakılıp yıkılması değil. Suriyeli mültecilerin evlerine taş atılıyor, camlar kırılıyor… Gençler mahalleden geçerken ‘Burası Suriyelilerin evi’ diyerek taş atıyor, camları kırıyor. Bunlar korkunç” dedi Elgazi.
“İnsanlar korkuyor. Kadınlar ve çocuklar camilere sığındı. Onlarla konuştum, ‘Biz camilere sığındık ama dışarıdaki saldırganlar saldırırken ‘Allahu Ekber’ diye bağırmaya devam ettiler.’ dediler. Kime ‘Allahu Ekber’ diye bağırıyorsunuz? Camiye sığınanlar da Müslüman. Bir çocuğun hakkını savunmak için sokağa çıktınız ama kaç çocuğu nasıl korkuttuğunuzu biliyor musunuz? Birçok insanı travmatize ettiniz” dedi Elgazi.