Altın sektörü, resmi olarak ithal edilen altının uzun vadeli ortalamalara göre önemli ölçüde azalmasının ardından Türkiye’ye kaçak altın miktarının artmasıyla ilgili endişelerini dile getirdi.
Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Atayık’a göre, Eylül 2024 sonu itibarıyla Türkiye’ye ithal edilen altın miktarı, 30 yıllık ortalama olan 132 ton’un oldukça altında, 88 ton olarak gerçekleşti. İstanbul Kuyumcular Derneği’nin
“Sektörümüz tüm sıkıntılara rağmen çalışmaya, üretmeye devam ettiğine göre 44 tonluk fark nereden geliyor? Cevabını size bırakıyoruz” diyen Atayık, Ekonomim haber kaynağına şöyle konuştu:
Geçen yıl altına ithalat kotası uygulanmaya başlanmasından bu yana, bu durumun uluslararası piyasalarla kıyaslandığında kilogram başına 5 bin doları aşan fiyat farkıyla kaçakçılığın artmasına yol açtığı iddiaları ortaya atılmıştı. Sektör temsilcileri, bu fiyat farkının ülkeye kaçak altının akışını hızlandırdığını savunuyor.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, bu yılın Ocak-Ekim döneminde Türkiye’ye girmeye çalışırken sınırlarda 2,5 milyar lira (72,2 milyon dolar) değerinde kaçak altın ele geçirildi.
Geçtiğimiz günlerde iktidar koalisyonu ortağı Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) üç milletvekili, altın kaçakçılığı soruşturmasıyla ilgili iddialar üzerine istifa etti. İstanbul Havalimanı’nda kaçakçılığa karşı düzenlenen operasyonda aralarında güvenlik görevlilerinin de bulunduğu 7 kişi gözaltına alındı.
Altın ve döviz piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk de resmi altın ithalat sürecinin şeffaflığını sorgulayarak, “Aylık 12 ton altın ithal ediyorsunuz ama kim ne kadar altın alıyor? Neden bazıları az, bazıları çok getiriyor” dedi. Daha büyük miktarlar mı? Detaylar bir listeyle açıklanmalı.”
Kaçakçılığın boyutuna ilişkin ise yıllık altın talebinin 250-300 ton arasında olduğunu belirten Yıldırımtürk, kaçak altının yasal olarak ithal edilen altın ile gerçek ihtiyaç arasındaki farktan belirlenebileceğini öne sürdü.
İstanbul Kuyumcular Derneği Başkanı Atayık ise kaçak altının menşei ve saflığının belirsiz olması nedeniyle düşük kaliteli altının dolaşıma girme riskinin arttığına dikkat çekerek, “Kötü rafine edilmiş külçe altınların yeniden işlenmesi gerekiyor. Bu da yeniden piyasaya sürülmesine neden oluyor.” Üretim sırasında hurda metalin artması, maliyetlerin yüzde 60-70 oranında artmasına neden oluyor.”
Borsa İstanbul Kıymetli Madenler Piyasası verilerine göre altın ithalatı 2022 yılında 264 tona, 2023 yılında ise 318 tona yükseldi.
Hükümet, altın ithalatındaki artışın cari denge üzerindeki olumsuz etkisini gerekçe göstererek 2023 yılında işlenmemiş altın ithalatına aylık 12 ton kota belirledi.
Mücevher Sanayicileri ve İhracatçıları Birliği (TÜİD) Başkanı Mustafa Kamar, son 5 yılda altın ithalatındaki artışın Merkez Bankası ve vatandaşlardan gelen talepten kaynaklandığını belirtti.
“Hanehalkı talebi arttıkça fiyat farkı da artıyor, bu da kaçakçılığa yol açıyor. Asıl zararı halk ödüyor.”
Kamar, yıllık kaçakçılık riskinin 44 ton yani yaklaşık 4 milyar dolar olduğunu belirterek, “Uluslararası piyasada yüzde 5’lik fiyat farkı, kaçakçıların 200 milyar dolar kazanması anlamına geliyor. Kaçakçının kazandığı paranın karşılığını halk ödüyor.”