Konuşmasında Filistin-İsrail çatışmasına da değinen Erdoğan, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler çerçevesinde İsrail’e silah ihracatını durdurmaya çalıştığını kaydetti. BRICS üyelerini bu girişimi desteklemeye çağırdı.
Türk lider, geçen ay Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın yer aldığı bloğa katılma talebinde bulunduktan sonra Rus mevkidaşı Vladimir Putin’in daveti üzerine zirveye katıldı.
Kazan’daki BRICS forumunda delegelere hitaben yaptığı konuşmada, “Karşılıklı saygı ve kazan-kazan temelinde yakın ilişkiler geliştirdiğimiz BRICS ailesiyle diyaloğumuzu ilerletmeye kararlıyız.”
Kabul edildiği takdirde, kendisini Batılı güçlere karşı bir denge unsuru olarak gören ve üyeleri başta devam eden Orta Doğu çatışması olmak üzere birçok konuda Batı ile keskin anlaşmazlıklar yaşayan ittifaka katılan ilk NATO üyesi olacak. Erdoğan, “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan siyasi ve mali mekanizmalar kendilerinden bekleneni sağlayamıyor.” dedi. BRICS’in “küresel ticaretin, ekonomik büyümenin ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin geliştirilmesi” yoluyla “daha adil bir dünyanın inşasına benzersiz bir katkı” yaptığını da sözlerine ekledi.
BRICS, beş kurucu üyesinin kısaltmasıdır, ancak bu yıl ittifaka dört ülke eklendi; bunların üçü İran dahil Orta Doğu’dandı.
Cumhurbaşkanı, zirvenin “Adil Küresel Kalkınma ve Güvenlik için Çok Taraflılığın Güçlendirilmesi” temasının, ekonomi ve güvenlikten küresel adaletsizliğe ve iklim değişikliğine kadar yansımaları her alanda hissedilen önemli zorluklar sırasında uygun olduğunu söyledi. Erdoğan, 2. Dünya Savaşı sonrası siyasi ve mali mekanizmaların, sosyo-ekonomik kırılganlığın arttığı, güç dengelerinin değiştiği günümüz şartlarında talepleri karşılayamadığını söyledi. “Bu koşullar altında Türkiye, daha adil bir dünyanın mümkün olduğu ilkesini benimsedi. Sorunlara ortak akılla çözüm bulmayı ve dostlarımızla çok taraflı platformlarda buluşmayı önemsiyoruz. BRICS’in daha adil bir küresel yapının inşasına benzersiz katkılar sağladığına inanıyoruz. küresel ticaretin gelişmesi, ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine hizmet ederek düzen sağlamak” dedi.
Erdoğan, Türkiye’nin halihazırda Türk Devletleri Teşkilatı’ndan D-8’e kadar pek çok bölgesel kuruluşun kurucu üyesi, G-20 ve MIKTA’nın aktif üyesi olduğunu belirterek, BRICS ile diyaloğun benzer şekilde ilerletilmesini umduğunu ifade etti.
İsrail’e silah satışı
Erdoğan, açıklamalarının geri kalanını Filistin-İsrail çatışmasına ayırdı. Cumhurbaşkanı, Ortadoğu’da kan dökülmesini durdurmadan adaletin, barışın ve kalkınmanın geleceğini tartışmanın boşuna olacağını söyledi. “İsrail, saldırgan tutumuyla zaten hukukun ve vicdanın her sınırını aşmıştır. Bütün bölgeyi ateşe verme pahasına da olsa devam etmektedir. Gazze’de Filistin halkı soykırıma tabi tutulmaktadır. İsrail, Lübnan’a saldırarak vahşetini artırmıştır.”
Cumhurbaşkanı, İsrail saldırılarına son verilmesi ve bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulması olarak özetlediği soruna kalıcı bir çözüm bulunması yönündeki çağrısını yineledi. “Filistin’i tanımayan ülkeleri bunu yapmaya davet ediyorum” dedi.
Erdoğan, İsrail’in aldığı koşulsuz silah desteği nedeniyle saldırılarında giderek pervasızlaştığından yakındı. Erdoğan, “İsrail’e silah satışını durdurmak için ABD’de girişim başlattık. Siz değerli dostlarımızın bu konuda bize destek olacağına inanıyorum. Birlikte bölgedeki katliamları ve gözyaşlarını durdurabiliriz.”